bugün

entry'ler (345)

boxer

bir the national albümüdür, harikadır.

hayvanlar gibi sevişmek

şarkısı bile vardır: i wanna fuck you like an animal
hmm, şarkı biraz tek taraflı gibi ama olsun, belki karşılık alınır ve işteş eyleme geçilir.

the walkmen

18 Mayıs tarihinde babylon'da konser verecekler: http://web03.biletix.com/etkinlik/MBA94/TURKIYE/tr

arkadaşa aşık olmak

karşı taraf için rezalet bi durum, arkadaşlığın sonu gelmiş demektir, maalesef. kendinizden bir anda soğutmak için bir şeyler yapmak istersiniz ama içiniz de el vermez. eskisi gibi de samimi davranamazsınız, çünkü bunları başka türlü anlaması mümkündür. iki ucu değnek hesabıdır yani, ama en nihayetinde arkadaşlığın bitmiş olması içinizi acıtır, geçmiş olsun.

günün tek cümlelik özeti

o telefonu açacaktım. (bkz: #11112714)

sözlük yazarlarının itirafları

sabahın köründe (5:00) yattığım için 9:30 da çalan telefonu açmadım. yani uyandım ama açmadım. gizli numaraydı. nedense gene ararlar gibi bi his oluşmuştu, ondan açmadım. bir daha da aramadılar mk. iş başvurusu ile ilgili falan mıydı diye sabahtan beri kafayı yemekle meşgulum. büyük ihtimalle öyleydi.
neyse, kısmet değilmiş, demek ki olmayacaktı gibi cümleleri de yemiyorum tabii. açabilirdim. belki anlamazdım konuşulanları, geç cevap verirdim, ama en azından kim ne için aramış öğrenmiş olurdum, evet. sadece gerizekalıyım başka da bişey bilmiyorum. bundan da ders alıp oturcaz artık. bundan sonra gece 3te de çalsa telefonum açıcam, ha zaten uyanık olurum o zaman bi problem yok.

gerizekalıyım.

uludağ sözlük ün beşinci yılı

(bkz: cheers mate)

rakı şisesinde yazması gereken uyarılar

su dışında bir şey ile karıştırmayınız (midenizde bile).

riverside

ne kadar uğraşsam da last.fm listemde birincilikten indiremedim bu grubu arkadaş. 3 senedir falan dinlemiyorum ama bir zamanlar o zamanki sevgilim aşılamıştı da o seviyor diye dinliyordum hep *, sonra ayrılınca da onu hatırlatsın diye bayağı bi dinlemişliğim var. yok yok mazoşist falan değilim, hiç olmadım. neyse, sonra onu unutunca riverside sevgim de geçti ama listemde hala en üstte herifler, ne zaman görsem o'nu hatırlar, napıyor lan acaba derim. ne aşk yaşamışım arkadaş, behlül-bihter aşkından beter mübarek.

aşk acısı çekenlere tavsiyeler

sözlük yazarı ise entry'lerini tek tek kötülemeyin, işe yaramıyor. ben yapmıştım evet.

ayrılma kararından sonraki ilk cümle

arada bi görüşsek ya şöyle fuck buddy falan ayağına, olma mı?
ikinci cümle: en iyisi eski sevgiliden oluyomuş bak öyle okudum sözlükte!

facebook

bazılarına bir tane profil de yetmiyor. tanıdığım bir öğretmenin okul için ayrı, normal hayatı (!) için ayrı iki profili var.
hayat bazen yoruyor hakkaten.

(bkz: hayat beni neden yoruyosun)

noel de nereye gidelim diyen sevgili

önemli olan sonra nereye gideceğimiz diye cevap verilmesi gereken sevgilidir. your place or my place? al sana noel.

yüzleşmek

çeşitli anlamları var, başkasıyla yüzleşmek, kendinle yüzleşmek, duygularınla yüzleşmek vs. bence başkasıyla yüzleşmek ne kadar kolaysa kendinle yüzleşmek o kadar zordur. bir şeyi içten içe istiyorsunuz ama dıştan dışa yapmamak için zorluyorsanız, kendinizle yüzleşemiyorsunuz demektir ve o içten içe yaşadığınız her ne ise eninde sonunda içinizde patlayacaktır. bu patlamayı yaşamak daha beter olacağından en iyisi zamanında duygularınızla yüzleşebilmektir, o an içinizden geçeni yapmaktır, gerzekçe bir örnek vereyim: eski sevgilinizin facebook sayfasına mı girmek istiyorsunuz, ne yapıyor diye bakmak mı istiyorsunuz? açın bakın. hayır yapmamalıyım, unutmalıyım demeyin, o an yapın. sonrasında bir zaman gelecek facebook'ta öyle biri olduğu bile aklınıza gelmeyecek. zamanında bunu yapmazsanız içinizde patlayan duygularla patlak patlak gezer, onu da unutamazsınız.

saatlerce kesiştikten sonra hayır diyen türk kızı

saatler boyunca ego tatminine ihtiyacı vardır ve an itibariyle bu ihtiyacını gidermiştir.

olduğundan genç göstermek

insanı çelişkiler insanı yapar. marketten alkol alırken veya bara girerken kimlik sorarlar, nefret edersiniz o soran kişiden. başka bir gün, marketten alkol alırken veya bara girerken kimlik sormazlar, nefret edersiniz o sormayan kişiden. çünkü akabinde "neden sormadı ya, yaşlandım mı acaba" diye ağlayasınız gelir, bana öyle oluyor yani.

aşık olunan sevgiliyle yıllar sonra karşılaşmak

ıssız adamdaki gibi bi sahne olmaz ya o filmlerde oluyor. ben görmezden gelirdim, hele bi de yanında bi hatun varsa ve ben yalnızsam o anda kaçsam yeridir yani.

sevgiliden ayrılma sebepleri

- sen çok iyisin, hiç süründürmüyorsun.

bir mazoşist

bulaşık yıkamak

nefretlik bir iş, sırf bulaşık yıkamamak için yemek yememeye başlayacağımdan korkuyorum bir gün.

eski sevgili

hepsi benim gözümde kaybedenler kulübünde cirit atmaktadırlar.